ESH 2022: İskemik İnme Sonrası AHT İlaç Kullanımındaki Değişim
17–20 Haziran 2022 tarihleri arasında gerçekleşen Avrupa Hipertansiyon Derneği (ESH) Kongresi'nde sunulan bu çalışmada iskemik inme geçiren hastalarda antihipertansif ilaç kullanımındaki eğilimlerin incelenmesi amaçlanmıştır.
SON 20 YILDA İSKEMİK İNME SONRASI ANTİHİPERTANSİF İLAÇ KULLANIMINDAKİ DEĞİŞİM1 (1999-2020)
Amaç ve Yöntem:1
İnme için en önemli risk faktörlerinden biri hipertansiyondur.1
İnme geçirmiş hastalarda hipertansiyonun nasıl yönetileceğine dair kılavuzlar periyodik olarak güncellenmektedir. 1
Bu retrospektif çalışmada son 20 yılda inme geçirmiş hastalarda hipertansiyon tedavisindeki trendler gözden geçirilmiştir.1
Bu amaçla 3 tedavi merkezinden iskemik inme tanısıyla taburcu edilmiş 1.806 hastadaki tedavi seçimleri ele alınmış ve çeşitli istatistiksel analizler gerçekleştirilmiştir.1
GENEL DEMOGRAFİK VERİLER1
ÇALIŞMADA KADIN VE ERKEK ORANI:1
ÇALIŞMADA ORTALAMA YAŞ:1
Grafik 1 numaralı referanstan uyarlanmıştır.
Grafik 1 numaralı referanstan uyarlanmıştır.
ÇALIŞMANIN SONUÇLARI1
DEĞİŞMEYEN İSE:
Hipertansiyonun tüm dönemlerde en yaygın vasküler risk faktörü olmasıdır.1
DİÜRETİKLERİN, ACEi ve ARB'LERİN KULLANIMI YILLAR İÇİNDE İLERLEYİCİ BİR ŞEKİLDE ARTMIŞTIR.
Özetle bu çalışmada:1
Hipertansiyon, inme için önemli bir risk faktörü olmaya devam etmektedir, son yıllarda inme geçirme yaşının arttığı gözlenmiştir.1
Toplumda hipertansiyon sıklığı artmaktadır, buna bağlı olarak genel olarak antihipertansif ilaç kullanımı ve her hastanın kullandığı antihipertansif ilaç sayısı artmaktadır.1
Son 20 yıl analiz edildiğinde antihipertansif ilaç sınıfı tercihlerinde de önemli değişimler olduğu dikkati çekmektedir; diüretikler ve anjiotensin yolağı üzerinden etki gösteren ilaç sınıflarının kullanımı artarken, kalsiyum antagonisti kullanımının azaldığı gözlenmektedir.1
Lütfen doğrulama e-postası için e-postanızı kontrol edin.
Unauthorized login
You have a valid login but are missing the roles required to view this page. Please contact support.
Kampüs Sanofi'ye hoş geldiniz
Doğrulama e-postası tekrar gönderildi
Hesap oluşturuldu
Hesabınızı aktive etmek için lütfen e-posta kutunuza iletilen linki onaylayın. Hesabınızı doğrulamak için e-postayı tekrar almak isterseniz, aşağıdaki "Doğrulama E-Postası Gönder" butonuna tıklayın.
Farmakolojik olarak kan basıncı düşürme tedavisinin daha önce kardiyovasküler hastalık geçirmiş ve geçirmemiş hastalarda majör kardiyovasküler olay riski üzerindeki etkisi: Bir meta analiz
Farmakolojik olarak kan basıncını (KB) düşüren ilaçlar üzerinde yapılan, 48 randomize araştırmadan elde edilen ve bireysel hasta seviyesinde veriler üzerinde gerçekleştirilen bu meta analizde, KB düşürücü ilaç tedavisi kişilerde kardiyovasküler hastalık(KVH) riskini azaltmak için etkili bir araç olarak görülmesi gerektiği vurgulanmıştır.
STEP Çalışması: İleri Yaştaki Hipertansiyon Hastalarında Standarda Kıyasla Yoğun Kan Basıncı Kontrolü
ESC Kongresi 2021’de sunulan STEP çalışması, Çin’deki ileri yaştaki hipertansif hastalarda yoğun tedaviyle SKB’yi 110 mmHg ila ≤130 mmHg hedef aralığına düşürmenin; standart tedaviyle 130 mmHg ila ≤150 mmHg hedef aralığına düşürmekten belirgin şekilde daha az KV olay insidansına yol açtığını göstermiştir.
Kan Basıncı ve Farklı Antihipertansif İlaçların Kardiyovasküler Sonuçlar ile İlişkisi: SPRINT Araştırmasının Post-Hoc Analizi
SPRINT’in (yoğun ve standart kan basıncı kontrolünün randomize denemesi) sonuçlarına göre, diyabet varlığından bağımsız olarak genellikle 140 mmHg veya daha düşük bir hedef sistolik kan basıncı (SKB) tavsiye edilir. SPRINT çalışması; kardiyovasküler risk artışı olan ancak diyabet veya inme hikayesi olmayan 50 yaş ve üstü 9361 kişide, 120 mmHg'den daha düşük bir hedefe indiren yoğun SKB tedavisi ile 140 mmHg'den daha düşük bir hedefe indiren standart SKB tedavisinin faydalarını karşılaştırdı. Bu post-hoc analiz, yoğun tedavi ile <120 mmHg sistolik kan basıncı (SKB) ile ≥60 mmHg diyastolik kan basıncına (DKB) ulaşıldığını ve anjiyotensin dönüştürücü enzim inhibitörleri (ACEi)/anjiyotensin reseptör blokerleri (ARB'ler) ile birlikte tiyazidlerin kullanılmasının daha düşük olay oranı ile ilişkili olduğunu göstermiştir.